YAZAR: Şeyma BULUT Her güzel şeyin bir miladı vardır. Ben her zaman iyi şeylerin bir gün biteceğini düşünerek yaşadım bugüne kadar; mesela bir restoran düşünün, yeni keşfettiniz, aşçısı muhteşem. Bildiğiniz yemekleri öyle farklı bir şekilde sunuyor ki size yemelere doyamıyorsunuz. Gel gelelim ki bir gün o aşçı gidiyor. Yemek aynı, restoran, çalışanlar hepsi aynı ama artık […]

Yazar: Şeyma BULUT Güvercin’deki senarist değişimini öğrendiğimden beri büyüsünün bozulmamasını diledim. Belki bu sevdiğimiz tat hiç bozulmaz diye hayal kurdum. Üzülerek söylüyorum ki bu hafta karşıma çıkan tablo başkaydı. Güvercin eski tadında değildi. O sevdiğim, yazarken ayrı bir haz aldığım dizi gitmiş ve yerine, abartısız, ne olduğunu anlamakta zorlandığım bir iş gelmiş. Karakterinden, hikâyesine kadar sallanıyordu […]

Yazar: Şeyma BULUT Güvercin benim için izlemesi, yazması aşırı keyifli bir iş oluyor her geçen hafta. Artık buradan sonra bu hikâye nasıl açılır diye her sorduğumda daha farklı bir yola girmiş buluyorum kendimi. Geçtiğimiz hafta diziye Zülüf’ün Ahmet Cibranoğlu’nu öldüren silahın benzerini bularak Kenan’ın karşısında dikilmesi ve patlayan silah sesleriyle veda etmiştik. Zülüf ne yaşarsa yaşasın […]

YAZAR: Şeyma BULUT “Ruhla bedenin birbirinden ayrılması için ille ölmek gerekmez. İnsan yaşarken de ruhuyla bedeni birbirinden ayrılabilir.” diyordu Ayfer Tunç, Yeşil Peri Gecesi‘nde. Kitabı çok sevmem bir yana, hayatın özeti gibi gelir bu cümle, bana. Zülüf belki ölmedi, nefes almaya devam etti ama yaşıyor mu? Bunu ona sormak lazım tabii de cevabını zaten aldım.”Beni bir […]

YAZAR: Şeyma BULUT Güvercin, tanıtımlarını ilk gördüğümde benim için iş icabı ilk bölümü izlenip bırakılacak bir diziydi. Yöre dizleri pek beni doyuran işler olmuyor.Genelde birbirinin aynısı, herhangi bir özelliği olmayan ve yansıttıkları bölgenin kara yüzünün anlatıldığı işler olmasından mıdır bilmem, çok nadirdir bu tip projelerin beni yakalaması. Her projenin ilk bölümünü izleme alışkanlığım ve Mehmet Ali […]